sinema port logo sinema port  logo

BİZİ TAKİP EDİN

Eleştiri 07 Eylül 2020

Nasipse Adayız: Onu Çok İyi Mi Tanıyoruz?

Sinemaport köşe yazarı Dali Tatar, köşesinde Oyuncu kimliği ile tanıdığımız Ercan Kesal'ın yönetmenlik macerasına atılmasını konu aldı, İşte o köşe yazısı; Lider olmak, bir yer yönetmek, bunun için türlü türlü mücadelelere girmek… İnsan istediği şeyi alabilmek için, kendinden beklenmeyen hareketleri yapabilir mi? Ya da bir insan kişiliğinden, sırf büyük bir ide peşinden koşarken ödün verebilir mi? Hayat beklemediğimiz anlarda türlü türlü sınavlar çıkarır karşımıza. Kimi zaman trajikomik, kimi zaman üzücü sonuçlar getirir… Oyuncu ve senarist kimliğiyle öne çıkan Ercan Kesal, bu kez yönetmen kimliğiyle de izleyicinin karşısına çıktı. Kesal’ın kendi yazdığı romanından uyarladığı “Nasipse Adayız” filmi, ilk uzun metrajlı filmi olma özelliğini taşıyor. Dünya prömiyerini 49. Uluslararası Rotterdam Film Festivali’nde gerçekleştiren film, 39. İstanbul Film Festivali’nde Türkiye prömiyerini gerçekleştirdi. Ayrıca 27. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde de yarışacak. İstanbul’da geçen hikayede, Doktor Kemal Güner’in ilçe başkanlığına aday adaylığını koymasına ve bu süreçte yaşadıklarına tek bir gününde odaklanıyoruz. Ercan Kesal’ın yönetmenliğinin yanı sıra başkarakter Kemal Güner’e hayat verdiği filmde Selin Yeninci, İnanç Konukçu, Muttalip Müjdeci, Nazan Kesal ve Kemal Burak Alper gibi isimler rol alıyor. Ercan Kesal, hem yönetmenliğin hem oyunculuğun nasıl başarılı olabileceğini, daha ilk yönetmenlik filminde kanıtlıyor. Açılış sahnesinde dikkatler hemen çekiliyor ve filmin girişi izleyene tüyolar vererek başlıyor. Nasipse Adayız, dahiyane ve absürtlüklerde dolu kaliteli bir senaryo-diyalogların yanında, üstün oyunculuk performansları içeren bir film. Ülkemizde seçimler zamanında birçoğumuzun şahit olduğu manzaralardan birinde geçiyor film aslında. Bildiğimiz bir hikayenin olasılıklı, bol hicivli, görünmeyen ya da beyinden-ağızdan çıkmayan o duyguların çıkışlı hali yansıtılıyor bir bakıma. Dr. Kemal Güner’in basiretsiz; ama kendine inancı olan ve zeki olarak nitelendirdiği benliğinin bu yarışta yaşadıkları, günümüz siyasi karışımına da akıllıca göndermelerle dolu. Mesela ‘Bir Numara’nın peşinden delice gidişinden bunu rahatlıkla anlayabiliyoruz. Hem kendi değerlerinden ve egosundan vazgeçmeyen bir adam, hem de kendini küçük düşürmeyi umursamayacak bir adam… Hele birinin eline düşerse yaşadığı telaş… Güç gösterisi yaptığı birinden çekinecek ve onun hatasını bile alt edilebilecek hale geldiyse bir insan, orada da trajedi başlıyor bir bakıma. Tekniğin filme büyük bir katkısı olduğunu söyleyebilmek mümkün. Kamera açıları ve mekanlar, hikayenin gerilim noktalarını ve absürtlüklerini çok akıllıca izleyene aktarıyor. Özellikle görüntü yönetiminin başarısı, filme didaktik bir ilerleme ve tek sekanslık bir hava katmış. Sanki o bir gün içerisinde siz de bir Kemal Güner’siniz ve onunla o günü geçiriyorsunuz. Özellikle fon müziği olarak Mehter Marşı’nın seçimi, Kemal Güner’in adaylık macerasına orantılı bir yarenlik olmuş. Ercan Kesal, Kemal Güner karakterinin adaylık sevdasını inançlı bir şekilde başarılı oyunculuk performansıyla aktarıyor. Kesal adeta Kemal’in basiretsizliğinden bir parça oluveriyor ve izleyene performanstan bile gerçek bir şeyler anlatabiliyor. Filmde nefes aldıran bir diğer performans ise Selin Yeninci’ye ait. Daha önce Toz Ruhu filminde de başarı bir performans çıkaran ve Bir Zamanlar Çukurova dizisinde de keyifle izlediğimiz Yeninci, Nasipse Adayız’ın niteliği olan bir karakterini adeta baştan yaratmış. Daha önce Sivas ve Albüm filmlerinde izlediğimiz Muttalip Müjdeci en kuvvetli ve hissedilen performansına bu filmle imza atarken, İnanç Konukçu'nun arada sıkışmış ama kendi gücünü gösterebilen karakterine inancına hayran kaldım. Ayrıca daha önce Güvercin filmlindeki rolüyle beğendiğim Kemal Burak Alper'in varlığı umut verdi. Nasipse Adayız, izleyicisi salondan bol kahkaha atmış ve düşündürmüş olarak uğurlamayı başarıyor. Kendini güçlü bir şekilde var etmiş senaryo, buram buram kalite kokan oyunculuklar ve görüntü yönetiminin kattığı dil de filmi göğe çıkarmayı başarıyor. Nasipse güzel bahtı olsun! Dali Tatar - Sinemaport.com