sinema port logo sinema port  logo

BİZİ TAKİP EDİN

Röportaj 21 Kasım 2020

Oyuncu ve Yönetmen Oğuzhan Yıldız Sinemaport'un Konuğu Oldu!

Merhaba Oğuzhan Bey SinemaPorta hoş geldiniz içinde bulunduğumuz pandemi süreci işinizi ve kişisel yaşamınızı nasıl etkiledi?

Herkesi etkilediği kadar ister istemez bizleri de etkiledi pandemi! Düşünsel evrenimizi değiştirdi diye bilirim. Bireyselliğin ve güvensizliğin belirtileri daha da çok ortaya çıktı. Bu gelişmeler sinemaya başka başka hikayelerin girmesine neden oldu, görsel hafızamıza yer eden bu kareler ilerde yapmak istediğimiz eserlere etkisini mutlaka bırakacaktır. Biz sinemacılar salonların kapanmasıyla büyük sorunlar yaşadık. Bir çok ekip dağıldı yada yapılması gereken projeler durdu. Yapılan filmlerde sinema salonlarında izleyiciyle buluşamadı. Bu sadece sinema değil tiyatro , müzik gibi birbiriyle bağlantılı mesleklere büyük etkiler bıraktı. Türkiye’de bu sektörlerde çok çalışan insan var, ama sadece büyük firmalar işlerine devam ediyor ve bu görüntü sektörün kötü durumda olmadığı gibi bir algı yaratıyor. En yakın zamanda tekrar sinemalar, tiyatrolar ve müzik sektörü ile ilgili stratajik bir planlama yapılmak zorunda. Böyle devam ederse yeni senaryolar , oyunlar ve sinema eserleri göremeyebiliriz. Bu çeşitliliği ve rekabeti azaltır sonuç olarak tek bir kanaldan beslenen insanlar haline geliriz. oguzhan-yıldız-röpotaj Bugüne kadar sizi Hayat Bilgisi,Hepsi1,Doludizgin Yıllar, Vazgeç gönlüm gibi bir çok dizide ve Ayakta Kal,Aç Kapıyı Çok Fenayım,Dursun Çavuş gibi bir çok sinema filminde izledik.Öncelikle çalıştığınız her alanda çok başarılı olduğunuzu söylemek isteriz. Şimdilerde yönetmenlik,senarist ve yapımcılık alanlarında da görmekteyiz.

Oyunculuk ile tanışmanız nasıl başladı ve yeni dizi veya sinema projeleriniz var mı? Çalışmalarınız nasıl gidiyor?

Üniversite okurken bir dizi yada sinema filiminde oyunculuk yapmaya vaktimiz yoktu. Bende radyolarda çalıp sunuculuk yapıyordum. Bir teklif üzerine bir reklam filmi ile ekrandaki ilk işimi yapmış oldum daha sonra sizlerinde bildiği gibi içinde bulunduğum zamanlarda çok şey öğrendiğim. ‘’Hayat Bilgisi’’ dizisi ile uzun soluklu oyunculuk kariyerim başladı. Çok büyük ustalarla çalışma fırsatı bulduğum için bu dizi benim için başka bir önem taşır. Oyunculuk kariyerim sırasında senaryoları daha iyi algılmak ve senaristin gözünden karakteri çözümleyi bilmek için senaryo eğitimi aldım. Uzun yıllar sonra kendi hikayelerimi yazmaya başlamam böyle gerçekleşti. Oyunculuk kariyerim devam ederken yazdığım senaryoların beğenilmesi üzerine sinema filmi olarak çekilmesine karar verildi. Senaristlere hep saygı duyardım ve yaptıkları işin çok zor olduğuna inanırdım. Deneyimleyince bu gerçeğin daha çok farkına vardım. Bu arada filmlerimiz kendini seyirciyle buluşturmayı başarınca yapımcı olarak da görev almaya başladım. Yönetmenlik bu birikimlerin sonucunda yazdığım bir senaryoyu hayata geçirirken ekibimizin isteği üzerine çıktı. Böylece oyunculuk, senaristlik ve hayatımın her anında olan fotoğraf çekme tutkum yönetmenlikte birleşmiş oldu.’’Rom An’’ fimimiz şu anda festivallerde sinema severlerle buluşmaya devam ediyor ama ben yeni bir bilim kurgu senaryosu yazmaya başladım. Bir aksilik olmazsa seneye çekimlerine başlayacağım. oguzhan-yıldız-röpotaj

Bir dönem kısa süre ‘’Genç Kulüp’’ isimli bir gençlik programında sunucu olarakta sizleri izledik. Nasıl başladı Biraz paylaşabilir misiniz Ayrıca tekrar sunuculuk düşünür müsünüz?

Yedi sene bir çok kanalda müzik , kültür sanat ve gençlik programları sundum. İlk sunuculuğa başlamam Radyo Klas ve NumberOne fm de yayın yaparken yayın yönetmenlerimizin isteğiyle olmuştur. Bazen evet bir sinema programını sunmak istiyorum sadece ekibin yani set arkasının konuk edildiği bir program. oguzhan-yıldız-röpotaj

Şuana kadar European Cinematography Awards festivalinde en iyi ilk yönetmen, İFA (istanbul Film AWARDS) dan en iyi Türk filmi ve en iyi müzik ödülü hemen sonrasında Rome independent film AWARD’ta en iyi filmde finale kaldınız. En son ülkemizin en önemli uluslararası festivallerinden biri olan Antakya Film festivalinde en iyi film ödülene layık görüldünüz. Öncelikle tebrik ederiz ve başarılarınızın devamını dileriz. Neler söylemek istersiniz?

Festivaller bizlerin kendini ifade edebilmesi için çok büyük bir imkan. Yolladığımız festivaller bizler için kendi hatalarımızı görme, yanlışlarımızla yüzleşme imkanı veriyor. Jüri bizler için çok önemli deneyimli sinemacıların bulunduğu bir çok esere imza atmış önemli sanatçılardan oluşuyor, bu da bizleri ayrı mutlu ediyor. 8.Uluslararası Antakya Film Festivali bizlere büyük bir ivme kazandırdı ve en iyi film ödülünü aldık. Bizim filmimiz aynı zamanda bir İstanbul film bu yüzden İstanbul’un değerli festivallerinde İFA ‘dan iki ödüle layık görülmemiz ayrı bir sevinç yarattı. Biraz temkinli gitmeye karar verdik önce İtalya’da Rome Prisme independent film festivaline katıldık hem en iyi film hem de oyuncumuz’’ Ayçe Abana’’ en iyi yardımcı kadın oyuncuda finale kaldık. Bir hafta sonra yine İtalya’dan Florence Film Awards festivaline çağrıldık ve bu hafta haber geldi Soner KOÇ en iyi ses dizayn bende en iyi yönetmen onur ödülene layık görüldüm. Filmin teknik olarak ödül alması beni çok sevindiriyor. İçerisinde müzik öğelerinin fazla olduğu bu film bizleri ayrı mutlu ediyor.Şu anda film festivallerinde yarışmaya devam ediyoruz. 4 başkentte yapılan ARFF ve Open World Toronto festivallerinde aday olarak yarışmaya hak kazanadık. Festival sürecimizin Mart’a kadar devam etmesini arzuluyoruz. oguzhan-yıldız-röportaj

Kendinizi nasıl bir yönetmen olarak görüyorsunuz? Gelecekte yönetmek istediğiniz farklı türde bir sinema filmi ya da bir dizi projesi var mı?

Yönetmenlik benim için yeni deneyimlediğim ve daha çok uzun yollar katetmem gerektiğini düşündüğüm sonu hiç olmayan uzun bir yoluculuk. Her sete çıktığınızda bambaşka şeyler öğreniyorsunuz. Avantajım hızlı çözüm bulabilen biriyim ve montaj konusunda deneyimliyim. Bu bana büyük kolaylık sağlıyor. Evet var bir bilim kurgu dizisi yapmayı planlıyorum..

oguzhan-yıldız-röpotaj Sinema ve dizi sektörünün artık giderek digital platformlara yayılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Digitalleşme benim zihnimde hala tam oturmadı aslında. Çok içerik üretmek mi? Yoksa kaliteli içerik üretmek mi? Film yapmak ve yayınlamak kolaylaşıyor mu? Yoksa sinema dokusunu, dilini mi kaybediyor? Yüzlerce soru var kafamda bu konuyla ilgili sanırım önümüzdeki senelerde daha net görme şansına sahip olabileceğim. Sinema perdesi yok olmamalı gelecekte sosyalleşmemizin en güzel İfade şekillerinden biri olan bu sanat dalı korunmalı.

Kendinize belirlediğiniz mesleki bir hedef var mı? Ne yaparsam bunu başardım diyebilirsiniz?

İnsanda bir şirkettir aslında kendi içinde bir çalışma düzeni vardır. İnsanın da hedefleri olmalı, yoksa kendini geliştirmeniz mümkün değil. Bende kendime hedefler koydum. İlk hedefim bana verilen sorumlulukları en şekilde yapmak. Bunu başardığınızda yani başarılı olduğunuzda zaten fırsatlar size geliyor diyemem. Çünkü bir sınır koymak istemiyorum kendime. Neden derseniz. O zaman yapılan işleri hedefliyorsunuz daha fazlasını değil ve kendi hayal dünyanızda yeteri kadar faydalanamıyorsunuz. oguzhan-yıldız-röpotaj

Sizi biraz da sosyal açıdan tanıyalım. Boş zamanlarınızda neler yaparsınız başka bir ilgi alanınız, merakınız var mı?

Hafta sonları her gün iki saat googla bir kelime yazarım ve onu araştırırım. Neyle alakalı olduğu önemli değil sadece hayatımın dışında bir konuyu araştırmak beni kendi dünyamın dışına çıkartıyor. Ayrıca bir anime delisiyim her türlü animeyi izledim. Yıllardır sadece sinema dışında bir tek anime izlerim. Bunları yaparken bir kahve tutkunu olarak farklı kahveler demlemeyi seviyorum.

oguzhan-yıldız-röpotaj Son olarak sizi sevenlere ve SinemaPort okuyucularına neler söylemek istersiniz?

Sadece kendi adıma değil herkes için bir istekte bulunmak isterim; sinema salonlarını, tiyatroları ve konserleri boş bırakmasınlar. Sağlıklı günler geldiğinde hep beraber tekrar bu değerlere destek olsunlar. Bizlere kendimizi ifade edebilme fırsatı verdiğiniz için teşekkürler.

Sinemaport - Alper Ergez