Venom 2, Sinemaların İlacı Olabilir Mi?
Sinema salonlarının normal zamanda bir milyonu aşkın seyirciyi gördüğü ekimin ikinci hafta sonu geride kaldı. James Bond serisinin ülkemizde beklenen açılışı yapamayan yeni filmi No Time to Die, %25 düşüşle liderliğe yükselirken hafta sonu genelinde yalnızca 180 bin seyirci sinemalara geldi. Bu pandemi öncesine nazaran %84 düşüş anlamına geliyor. Avrupa’da bir rekor.
Hızlı ve Öfkeli 9’un milyona yakın performansı sayesinde seyircinin içerik olduğu takdirde sinemalara geldiğini görsek bile peşi sıra güçlü örneklerle pekiştiremeyince yeterli verimi de alamadık. Açılışı olan Luka, Peter Rabbit 2 gibi animasyonların 200-250 bin gibi pandemi döneminde hayli değerli olan sayıları getirdiğini görsek dahi yetişkinler için aynı baskınlığı gösteren film bulmak zor. Shang Chi ve Black Widow’un ardından bu görevi üstlenmeyi deneyen No Time to Die, Avrupa genelinde başarılı da oldu. Ancak sinemaların kurtarıcı film beklediği Türkiye’de oradan gelen haberler de pek olumlu değil. Onuncu gününde yalnızca 140 bine ulaşan film muhtemelen 250-300 bin arası bir seyirci sayısıyla vizyona veda edecek. Bu zaten pek yüksek gişe yapamayan serinin son filmi Spectre’in yarısına dahi ulaşamaması, sinemaları da hayal kırıklığına uğratması anlamına geliyor.
Ancak bu durumu değiştirebilecek yeni bir aday daha var. Ülkedeki %38’lik yabancı film pazar payının ciddi bir kısmını oluşturan Marvel’ın yeni temsilcisi Venom 2, bugün vizyona girdi. Bu da 15-30 kitlesinden ciddi bir sirkülasyon sağlamak anlamına geliyor. Halihazırda Black Widow’un peşi sıra korsana sızmasına ve Avrupa’da -spoiler endişesini gişeye dönüştürmesi için- çarşamba günü vizyona girerken bizde cumayı beklemesine rağmen 100 bin seyircilik açılışı var. Bu Venom 2 için de potansiyeli ciddi oranda arttırıyor. Zira bu kez Disney+ yayını olmadan, ilk filmi üç günde 302 bin seyirci tarafından izlenmiş bir şekilde geliyor.
Muhtemelen açılışta 100 bini geçecek olsa bile bunun devamlılığının olmadığının altını çizmek lazım. İkinci bir eksisi ise ağırlıklı olarak Mars salonlarına yani cinemaximumlara katkı sağlayacak olması. Bunun da iki büyük sebebi var; metropol seyirci ağırlığı ve özel format avantajı. Yabancı filmlerin yerli filmlere nazaran dezavantajı da aslında burada başlıyor. Yerli filmlerden farklı olarak Cinemaximum dışındaki zincirlere yeterli katkıyı sağlayamayan filmlerden homojen verim almak zorlaşıyor.
Venom 2’nin güçlü açılışından yararlanıp kitlesini arttıracak bir yerli film ise ne yazık ki görünmüyor. Normal zamanda 200-250 bin bandında açılış potansiyeliyle gelen Hep Yek 4’ün pandemi döneminde bu kadar az tanıtım yapmışken nasıl bir performans göstereceği şüpheli. Kaldı ki iki tatili birleştiren 29 Ekim varken neden Venom’un yanına geldiğini de anlayamadım. Aynı şekilde Gürkan Uygun’un kadrodan çıkması kemik kitlenin açılış yerine fısıltıyı beklemesine neden olacak. Ancak iyi kötü bir şekilde sinemalara katkı sağlayacağını düşünürsek özellikle de küçük işletmeler için iyi bir deneyim olacak.
Peki ya Venom ve Hep Yek 4’ün sonrası? Burası halen büyük bir soru işareti. İyi Ki Varsın Eren’in normal zaman potansiyelinin bir milyonun yukarısı olduğuna inanmamakla birlikte tarihin erteleneceği de belli. Aykut Enişte 2 vizyona gireceğini açıklasa da henüz net bir tarih duyurmadı. Kim bilir Venom’un güçlü performansı belki de yerli filmleri de cesaretlendirir. Ancak şurası şüphesiz ki; 29 Ekim tatilinin telafisi zor olacak.
Burak Sakar
