sinema port logo sinema port  logo

BİZİ TAKİP EDİN

Röportaj 09 Şubat 2021

Oyuncu Ramazan Kalyoncu Survivor Anılarını Sinemaport'a Anlattı!

Hem sporcu kimliğin, hem de oyuncu kimliğin ile göz önünde bulunan birisin. Hangisi sana daha ağır basıyor? Spor benim hayatımda hep vardı. Yaptığım her şeyin en iyisini yapma hırsım beni bir çok farklı spor dalında profesyonelleşmeye götürdü. Öte yandan oyunculuk da hep aklımda kalbimde yatan aslandı diyebilirim. Çünkü ben çocukluğumdan beri göz önünde olmayı severim. Şimdi de kamera önünü seviyorum. Her zaman çok yönlü biri oldum bu sebeple biri daha ağır basıyor diyemem aynı zamanda bir çok farklı şeyi yapabilenlerdenim. Oyunculuk adına kendini örnek aldığın birileri var mı? Tabi, hem yurtdışında hem ülkemizde çok değerli isimler var hayranlıkla izlediğim.. Çok izlemek, çok okumak gerektiğine inanıyorum bu mesleği layıkıyla yapabilmek için. Örnek aldığım isimlerin de başında duayenlerden Tuncer Kurtiz ve Haluk Bilginer var diyebilirim. Olgun Şimsek’i de hayranlıkla izlerim, çok farklı karakterlere hayat veriyor. Modellik geçmişimin de verdiği benzerlikle olsa gerek Kenan İmirzalioğlu’nu ve Kıvanç Tatlıtuğ’u da örnek aldığım isimlerden. Değiştirme şansın olsa Türkiye medyasında neyi değiştirmek isterdin? Verebileceğim tek cevap taraflı medya anlayışı olur bu soruya. Medyanın bağımsız olması gerektiğini savunuyorum, maalesef bu tarafsızlık ilkesi çok yara aldı son yıllarda. Spor hayatındaki disiplin oyunculuk hayatında disiplin sağlamana yardım ediyor mu? Evet, tabi. Profesyonel spor hayatının getirisi olan disiplin benim hayatımın her alanında var. Tiyatro eğitimim sırasında da çok avantajını gördüm disiplinli olmanın, setlerde aktif olarak çalıştığım zamanlarda da ezberim, çalışma saatlerim, iş ahlakım sporcu kimliğimden çok beslendi. Survivor tarihinde iz bırakan yarışmacılardan birisin. Bu proje kariyerine ne kattı? İnsanın hayatında bazı dönüm noktaları olur. Survivor da benim hayatımın dönüm noktalarından. Evde izlerken hadi ben de katılayım deyip katılamayacağınız bir yarışma Survivor. Ben 8 yıl çabaladım bunun için. Ciddi bir emek yatıyor benim o adaya gidişimin arkasında yani. Gideceğime ve gittiğimde de iz bırakan yarışmacılardan olacağıma hep inandım, öyle de oldu. Survivor’ın arkasında çok güçlü bir ekip var; Acun Medya. Türkiye’de televizyonculuk adına işini en iyi bilenlerle tanışıyorsunuz her şeyden önce, bunun avantajını hala yaşıyorum. Survivor ile beraber insanların evine girdim, sonra kamerada beni sevdi ve Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz gibi hem kamera arkası ekibiyle hem oyuncu kadrosuyla en iyilerden oluşan bir projede yer aldım. Bize adada en unutamadığın anını anlatır mısın? Survivor adasında yaşanan her bir gün unutulmaz bir anıymış aslında ama işte insan üzerinden zaman geçince anlıyor. Çok zorlu şartlarda çok güzel anılar biriktirdim ama sanırım benim için en özeli adadaki ilk oyundu.  Adaya ayak bastık ve hadi oyuna dediler. O sezonun ilk oyununa ben çıktım ve iki de iki yaptım, rakibim de eski şampiyonlardan biriydi, biliyorsunuz All Star a karşı mücadele verdiğimiz bir sezondu. İlk oyun ilk galibiyet, tarifsiz bir duyguydu. Hem bir dövüşçü hem de oyuncu olarak Muhammed Ali filmini ve Muhammed Ali’yi nasıl buluyorsun? Muhammed Ali ringlerin efsane ismidir. Futbol dünyasında Maradona, Basketbolda Micheal Jordan ne ise odur yani. Kariyeri boyunca sadece 5 maç kaybetmiş bir boksörden bahsediyoruz. Ringlerin en büyüğüdür. Muhammed Ali’nin hayatını konu edinen 13-14 ten fazla film var diye biliyorum, birçoğunu da izledim. Favorim Will Smith’in Muhammed Ali’yi canlandırdığı 2001 yapımı Ali filmi diyebilirim. Son olarak Sinemaport takipçilerine ne söylemek istersin? Sinemaport, sevdikleri oyuncularla ilgili güvenilir haberleri okuyabilecekleri bir platform, bu anlamda çok kıymetli buluyorum. En kısa zamanda yeni proje haberlerimle karşılarında olmayı umut ediyorum.