Röportaj
15 Nisan 2021
Sinema sektörüne geçiş hikayenizi anlatabilir misiniz?
İnşaat ustalığına devam ettiğim esnada daha önceden tanışmış olduğum 7 numaranın Haydar’ı Okan Selvi’ye bahsettiğim “Me Noktali” isimli hikâyeyi Okan Selvi’nin “Kendi kaleminden çıksın” sözünden etkilenip senaryo haline dönüştürdüm. Senaryom çok beğenildi. Çeşitli mecralarla görüşerek senaryomun film olması için çok uzun uğraşlar verdim. Çevremde birçok insanın yapamazsın demesine rağmen vazgeçmeyip inandım ve başardım. Ustalıktan yapımcılığa geçişim bu şekilde oldu. İnanırsanız başarırsınız…
Film yapım aşamasında üstünde en çok zaman harcanan bölüm nedir?
Senaryoyu kendim hazırlandıktan sonra doğru karakter analizleri yönetmen ve teknik kadronun seçimi, mekânlar ve bunların yanında oyuncu kadrosu çok önemli. Bu konuda titizlikle çalışıyorum…
Türk sinemasının daha da gelişmesi için yapılması gerekenlerin başında sizce ne gelmelidir?
Sinema sadece maddiyata dayalı olmayan ve sanata dair yapılan bir mecra olmalıdır. Eminim ki Türkiye’de bu sanatı gerçekleştirecek birçok yönetmen, senarist bulunmaktadır. İmkânlar uygun olmadığı için sanatını icra edememektedir. Doğru imkânlarla sanata ve sanatçıya destekler verilmelidir.
Sektörel anlamda ilham aldığınız ya da idol olarak benimsediğiniz kişiler kimlerdir?
Kemal Sunal, Şener Şen, Orçun Kaptan, Şebnem Sönmez, Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Cem Yılmaz, Tolga Çevik, Ezgi Mola, Meltem Cumbul gibi alanında devleşmiş isimlerini sayamadığım daha bir çok sanatçılar vardır.
Pandemi sinema sektörünü nasıl bir iz bıraktı? Etkileri neler oldu?
Hazırladığımız filmlerin pandemi nedeniyle vizyona girememesi bizleri çok üzdü. Oyuncu kadrolarımızdan tutun da teknik ekibimize ve diğer çalışanlarımıza kadar herkesi etkiledi. Hepimiz seyirciyle buluşmak için gün sayıyoruz.
Biraz projelerinizden bahsedebilir misiniz?
Daha çok komedi alanında çalışmalar yapıyorum. Espri anlayışımın Anadolu insanının anladığı dilden olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı “Me Noktali”,” Usta Yapımcı” ve ileride çekmeyi planladığım birçok komedi hikâyeleri bulunuyor. Senaryolarımın tümünü kendim yazıyorum. Komedilerimin yanında bir de dram filmi düşünüyorum. Çamurdan Ev isimli projemi SMA hastası çocuklara ithafen yazıyorum. Bu projemin tüm gelirlerini SMA hastası çocuklarına bağışlayacağımı ilk defa sizlerle paylaşıyorum.
Son olarak Sinemaport’u okuyucularına ne söylemek istersiniz?
Türkiye genelinde sinema, dizi ve tiyatro alanlarında çalışmalar yapan Sinemaport’u beğenerek takip ediyorum. Bu alandaki sanatsal olayları tüm şeffaflıklarıyla okuyucularına aktaran Sinemaport’u herkesin takip etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Uğur Karakuzu: Çamurdan Ev Projesinin Gelirini SMA Hastalarına Bağışlayacağım!
Uğur Karakuzu birçok başarılı işte adını duyurmuş bir film yapımcısı. Kendisi başarılı çokça oyuncu ile birlikte projeler yaptı. Sinemaport’tan Meryem Tanrıverdi’ye konuşan Uğur Karakuzu sektöre girişini, sektörü ve gelecek projeleri hakkında bilgiler verdi. Merhabalar. Öncelikle biraz sizi tanıyabilir miyiz? Ben UĞUR KARAKUZU 16.01.1987 Afyonkarahisar doğumluyum. Lise mezunuyum, lisede düzenlenen şiir yarışmasında başarılar elde edince bu durum beni yazmaya teşvik ettik. Yazdığım şiirleri şarkı yapmaya ve çeşitli tiyatro oyunları yazmaya başladım. Yazdığım bazı tiyatro oyunları sahnelerde oynandı. Lise eğitimini tamamladıktan sonra baba mesleği olan inşaat ustalığına başladım ve ara ara da farklı sektörlerde çalıştım.
“DOĞRU İMKANLARLA SANATA VE SANATÇIYA DESTEK VERİLMELİDİR”
Sinema sektörüne geçiş hikayenizi anlatabilir misiniz?
İnşaat ustalığına devam ettiğim esnada daha önceden tanışmış olduğum 7 numaranın Haydar’ı Okan Selvi’ye bahsettiğim “Me Noktali” isimli hikâyeyi Okan Selvi’nin “Kendi kaleminden çıksın” sözünden etkilenip senaryo haline dönüştürdüm. Senaryom çok beğenildi. Çeşitli mecralarla görüşerek senaryomun film olması için çok uzun uğraşlar verdim. Çevremde birçok insanın yapamazsın demesine rağmen vazgeçmeyip inandım ve başardım. Ustalıktan yapımcılığa geçişim bu şekilde oldu. İnanırsanız başarırsınız…
Film yapım aşamasında üstünde en çok zaman harcanan bölüm nedir?
Senaryoyu kendim hazırlandıktan sonra doğru karakter analizleri yönetmen ve teknik kadronun seçimi, mekânlar ve bunların yanında oyuncu kadrosu çok önemli. Bu konuda titizlikle çalışıyorum…
Türk sinemasının daha da gelişmesi için yapılması gerekenlerin başında sizce ne gelmelidir?
Sinema sadece maddiyata dayalı olmayan ve sanata dair yapılan bir mecra olmalıdır. Eminim ki Türkiye’de bu sanatı gerçekleştirecek birçok yönetmen, senarist bulunmaktadır. İmkânlar uygun olmadığı için sanatını icra edememektedir. Doğru imkânlarla sanata ve sanatçıya destekler verilmelidir.
Sektörel anlamda ilham aldığınız ya da idol olarak benimsediğiniz kişiler kimlerdir?
Kemal Sunal, Şener Şen, Orçun Kaptan, Şebnem Sönmez, Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Cem Yılmaz, Tolga Çevik, Ezgi Mola, Meltem Cumbul gibi alanında devleşmiş isimlerini sayamadığım daha bir çok sanatçılar vardır.
Pandemi sinema sektörünü nasıl bir iz bıraktı? Etkileri neler oldu?
Hazırladığımız filmlerin pandemi nedeniyle vizyona girememesi bizleri çok üzdü. Oyuncu kadrolarımızdan tutun da teknik ekibimize ve diğer çalışanlarımıza kadar herkesi etkiledi. Hepimiz seyirciyle buluşmak için gün sayıyoruz.
Biraz projelerinizden bahsedebilir misiniz?
Daha çok komedi alanında çalışmalar yapıyorum. Espri anlayışımın Anadolu insanının anladığı dilden olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı “Me Noktali”,” Usta Yapımcı” ve ileride çekmeyi planladığım birçok komedi hikâyeleri bulunuyor. Senaryolarımın tümünü kendim yazıyorum. Komedilerimin yanında bir de dram filmi düşünüyorum. Çamurdan Ev isimli projemi SMA hastası çocuklara ithafen yazıyorum. Bu projemin tüm gelirlerini SMA hastası çocuklarına bağışlayacağımı ilk defa sizlerle paylaşıyorum.
Son olarak Sinemaport’u okuyucularına ne söylemek istersiniz?
Türkiye genelinde sinema, dizi ve tiyatro alanlarında çalışmalar yapan Sinemaport’u beğenerek takip ediyorum. Bu alandaki sanatsal olayları tüm şeffaflıklarıyla okuyucularına aktaran Sinemaport’u herkesin takip etmesi gerektiğini düşünüyorum.
